to the end

come to the end of one's endurance

tahammülünün son haddine gelmek Verb

come to the end of one'sendurance

tahammülün son haddine gelmek Verb

fight out the battle to the end

sonuna kadar savaşmak Verb

hold out to the end

sonuna kadar dayanmak Verb

support ... to the end

...'i sonuna kadar desteklemek Verb

to the end of the chapter

baştanbaşa, başından sonuna kadar.

to the end of time

sonsuza kadar

accounts to the end of the financial year

mali yıl sonu hesap durumu

we are getting to the end of our food supplies

yiyeceğimiz kalmadı

adjust the means to an end

vasıtaları bir amaca göre ayarlamak Verb

bring the infringement to an end

ihlâle son vermek Verb

bring the war to an end

savaşa son vermek Verb

fight to the bitter end

sonuna kadar savaşmak Verb

from one end to the other

bir ucundan diğerine

from one end to the other

boydan boya

in order to end the matter

meseleyi kapatmak için

read a book to the very end

bir kitabı baştan sona okumak Verb

right to end the agreement

anlaşmaya son verme hakkı

set oneself to finish a job by the end of the month

bir işi ay sonundan önce bitirmeyi kafasına koymak Verb

to get the wc end of the stick

bir işin hoş olmayan yanı ile uğraşmak zorunda kalmak (bir pazarlıktaki elverişsiz koşul

to get the wrong end of the stick

yapılanı

to get the wrong end of the stick

söylenileni

to the bitter end

ölünceye kadar

to the bitter end

dayanma gücü kalmayıncaya kadar

to the bitter end

sonuna kadar

tread the room from end to end

volta atmak Verb

tread the room from end to end

odada ileri geri yürümek Verb